Hayatlarımızda keyifli bir mola vermek için başına oturduğumuz oyunlar ne kadar tehlikeli hâle gelebilir ki? Bu içerikte, oyun esnasında yaşadığı yenilgiyi haddinden fazla ciddiye alan bir çocuğun yarattığı trajediyi anlatıyoruz.
Hayal edin, ağır ve heyecanlı bir oyun sırasında düşmanınızı zekice alt ediyorsunuz,bu kişi bu kaybı o kadar ciddiye alıyor ki sanal dünyadan çıkıp gerçek hayatta bir intikam arayışına giriyor.
Evet, kulağa bir sinema senaryosu benzeri gelse de ne yazık ki bu olay gerçekten yaşandı…
2010 yılında Fransa’da yaşanan bu olay, oyunları gereğinden fazla ciddiye almanın nasıl çarpıcı sonuçlar doğurabileceğini gözler önüne seriyor.
20 yaşındaki Julien Barreaux, Counter Strike oyununda yenilmeyi hazmedememişti.
Öyle ki, oyun sırasında yaşanan bir dövüşte karakterini öldüren rakibine resmen kafayı taktı ve yenilgiyi utamamakla kalmayarak ciddi önemli intikam planları da yapmaya başladı.
Resmen bu mevzuda saplantılı hâle gelen Barreaux rakibini tam altı ay boyunca aradı.
Barreaux sonunda rakibinin gerçek hayattaki yerini buldu ve planını gerçekleştirmek için yola koyuldu.
Rakibinin yaşadığı adresi bulan Barreaux, yanına bir bıçak alarak adrese gitti ve rakibinin kapısını çaldı.
Kapıyı açan rakibine saldırdı ama planladığı intikam kıssası, tıpkı oyundaki beklenmedik bir şekilde tersine döndü.
Bıçak kalbinin birkaç santim yanından geçmişti ve rakibi, Barreaux’nun yabanî saldırısından canını kurtarmayı başardı.
Bu dehşetli olay, yalnızca Barreaux’nun iki yıl hapis cezası almasıyla değil vakitte tüm dünyaya oyun ve gerçeklik arasındaki sonları muhafazanın kıymetini hatırlatmasıyla son buldu.
Bu trajik olay, cümbüş için var olan oyunların arkasında yatan bir gerçeği tekrar gün yüzüne çıkardı ve kazanmak kadar kaybetmeyi de öğrenmenin yalnızca oyunlarda değil hayatımızda da unutulmaması gereken bir gerçek olduğunu gösterdi.