Herkes 1 Nisan latifesi sanmıştı, 10 milyar defa indirildi

Bugün dünyada 2.5 milyar kullanıcısı olan ve 10 milyardan fazla sefer indirilen Gmail uygulaması ilk defa piyasaya çıktığında insanlar onu 1 Nisan latifesi sandılar.

1 Nisan günü piyasaya çıkan bedelsiz e-posta servisi Gmail o kadar faydalı yetenekler sunuyordu ki, 2004 yılında bedelsiz e-posta servislerinde bu kadar çok özelliği görmeye alışık olmayan kullanıcılar Google’ın onlara latife yaptığını düşünmekten kendilerini alıkoyamadılar. Lakin, insanların Gmail’in bir latife olmadığını, Google’ın beta sürümünde belli sayıda kullanıcıya sunduğu gerçek bir ürün olduğunu anlamaları uzun sürmedi . E-posta hizmeti lansmanından itibaren beş yıldan fazla beta sürümünde kaldı ve şu anda 21. yaş gününü kutluyor.

Kimse 1 GB’ın gerçek olduğuna inanamadı

Gmail’in piyasaya çıktığı devirde, e-posta servisi konusunda kral Yahoo!, AOL ve Hotmail şirketleriydi. Hatta Hotmail şimdi Microsoft tarafından satın alınmamış ve internetteki en eski bağımsız eposta servislerinden biriydi. Lakin bu servisler, epostalarda gelen yüklü ataşları uzun süre barındırmak için gereğince alan sunmuyordu. İnsanlar 10 MB’lık depolama alanı dolmasın diye daima eposta silmek zorunda kalıyordu. Gmail, e-postalar için 1 GB depolama sonu verdiğini duyurunca, kimse gözlerine inanamadı ve haliyle bunu latife sandılar. Çünkü 1 GB o periyotta çok “inanılmaz” bir depolama alanıydı.

İşin latife olmadığı anlaşıldığında da herkes bir Gmail davetiyesi bulmak için arkadaşlarına davetiye sormaya başlamıştı. Bu “davetiye arama” çılgınlığı bile, Gmail’i hiç duymamış insanların servisi duymasına katkıda bulunmuş ve harikulade bir reklama dönüşmüştü.

Google işte piyasayı bu türlü “havuçlar” vere vere ele geçirip bir monopole dönüştü. Bugün ABD Ticaret Bakanlığı, tekel oluşturduğu için Google’a birtakım servislerini satma mecburiliği getirdi. Artık kimse Google’ın inhisar olduğunu inkar edemiyor.

Öte yandan Gmail, aradan geçen yıllarda çok büyük gelişim kaydetti. İlk periyotlarında güvenlik açıkları o kadar büyüktü ki, şirket içindeki mühendisler tüm kullanıcıların postalarını okuyabiliyordu. ABD Dış İşleri Bakanının Gmail kullanarak devlet sırları hakkında yazıştığı ortaya çıkınca büyük bir skandal yaşanmıştı.

Bir Google mühendisi ise, lise öğrencisi küçük Gmail kullanıcılarının yazışmalarını okuyarak ailelerinden sakladıkları sırları öğrenmiş ve bu sırları ailelerine anlatmamak için çocuklardan binlerce dolarlık “fidye” istemişti. Elbette bu olaylar ortaya çıktıkça Google güvenlik konusunda çok daha sıkı protokolleri devreye soktu.

Bu ortada Gmail aslında, Google’ın 23. çalışanı olan kıdemli bir mühendisin 2001 yılından beri üzerinde çalıştığı “kişisel” bir projeydi. Google mühendislerine, “kişisel” projeler geliştirme müsaadesi veriyor ve daha sonra şayet projeyi beğenirse mühendisten satın alıyordu. Gmail de bu türlü ortaya çıkmıştı ve o günden bugüne kadar 2.5 milyar beşere ulaştığı benzeri, kullanıcılarına çok sınırlı imkanlar sunan diğer rakiplerinin de, rekabet edebilmek için yüksek kapasiteler sunmasının önünü açtı.