Sony, PS5’te fiyat artışına giderken dahili depolama alanını ve malzeme kalitesini neden düşürdü. Bu değişim oyunseverleri nasıl etkiler?
PlayStation 5’in piyasaya sürülmesinden tam beş yıl sonra, artık her zamankinden daha pahalı hâle geldi. Üstelik bu, ülkemize has bir durum da değil. Sony, optik diske sahip olmayan dijital sürüm için 500 dolar talep ederken, bu versiyonda dahili depolama alanını belirgin biçimde de düşürdü. Önceki modelde 1 TB olan alan, yeni versiyonda sistem dosyaları sonrası yalnızca yaklaşık 667 GB ile sınırlı. Bu durum “aynı paraya daha az özellik” anlayışını gündeme getiriyor.
Disk sürücülü versiyon hâlâ 1 TB depolama alanıyla geliyor ve yurtdışı fiyatı 550 dolar civarında. PS5 Pro modeli ise 2 TB depolama alanına sahip, ancak bu model de yine yurtdışında 750 dolara satılıyor. Sony bu kararların sınırlı ekonomik ortam gerekçesiyle alındığını belirtse de, bu hamle birçok kullanıcı tarafından fiyat artışı kamuflajı olarak yorumlanıyor.
Teknik değişimler ve kullanıcıya etkisi
Yeni modelde yalnızca depolama alanı küçülmekle kalmadı; fan sistemi hafifletildi, anakart sadeleştirildi ve konsol gövdesi biraz daha ince bir tasarıma kavuştu. Öte yandan işlemci (SoC) aynı kaldı, performans açısından önceki nesillerle arasında fark gözlemlenmiyor. Daha az depolama alanıyla kullanıcılar ek SSD satın almak zorunda kalabilirler. Öte yandan, konsollar normal şartlarda zamanla ucuzlamalıyken, şu anda tam tersi bir yön izleniyor. Ayrıca Xbox da fiyatlarını artırmış durumda; diskli Series X versiyonu 650 dolar, dijital sürüm ise 600 dolar civarında. Bu bağlamda, oyun konsolu almak giderek daha maliyetli bir yatırım haline geliyor. Yeni PlayStation 5 modelleriyle birlikte Sony, kullanıcıya eski modellerin sunduğu avantajları geri çekerken aynı zamanda fiyatı da yukarı çekiyor. Eski versiyonlara yönelmek ya da konsol yerine alternatif çözümleri düşünmek artık daha cazip seçenekler haline geliyor.